Ayna

 

Jana'ya cadı dememizin nedeni, bir eski Helen efsanesi olan Medusa'dır. Medusa'nın yüzüne kim bakarsa, taş kesilir(miş). Bir kişi ondan kurtuluyor, o da çok parlak bir kalkanı olan Persiades. Medusa cadısı, kendini aynada görüyor ve kendi silahı ile vuruluyor. Yani taş kesiliyor. İşte bu her açıdan geçerli. Örneğin çağımızda ABD silah depolarında bulunan Laser'in tabancası (Fazer) ve topu (Taser/Tazer) 90 cm.lik bir çelik zırhı delebiliyor. Tek kusuru, eğer çelik PARLATILMIŞ, ayna gibi olmuşsa, yansıma açısıyla Tazer-Fazer ışını GERİ dönüyor.

Ayna etkisi kartezyanizm de de vardır. x, y, z SOMUT 3 uzay boyutuna karşı gelen ve bunların eksileri olan SOYUT boyutlar (xj, yj, zj) 6 boyutludur. Fakat arada bir AYNA vardır. Yani Süper Simetri ilkesince, biri diğerinin aynadaki yansısıdır. 6 boyut + Ayna >>> Kur'an'da 7 MESANİ (yedi katlı yol) biçiminde verilmiştir.

Üçü somut; üçü soyut 6 kartezyen ve simetrik BOYUT arasında bir skaler vektör uzay görevi yapan MIMMOR (aynaya hapsolmuş RESİM anlamında) yani 7 Mesani'nin bileşkesi olan bir DÜZLEM vardır. 7 Mesani de budur! Peki böyle bir uzay var mı ve neresi? Anımsayacaksınız: Demiştim ki: Dünya'yı bir top hamura benzetiniz (Küresel, 3 boyutlu), sonra sonsuz incelikte bir YUFKA olarak bu hamuru açınız. İşte onun adı MAHŞER meydanı. Hamur öyle incelmiş ve genişleyip dev bir yufka olmuştur... Ve YUFKA yani mahşer meydanı böyle betimleniyor. Tabii buğday/undan yapılmıyor bu. Cam! Evet silisyum=CAM (Toprak elementidir bilirsiniz). Bu camın "YUKARI bakan yüzeyi"nde Güneş de UZATILMIŞ... Beyinler kaynıyor. Elinizde bir kargı varsa, Güneş'e dokunabiliyorsunuz... Camın yüzeyi böyle. Pekiyi alt yüzeyi?

SIR >>> KARANLIK. Kalınlığı MEZAR kalınlığında (70 cm.). Bunun altında hiçbir şey yok. Camların arkasına sürülen gümüş ve benzeri YANSITICI. Böylece saydam ve geçirgen cam AYNA oluverir. Bu sır, SİLİSYUM/Toprak yani materyalimizden ibaret. Ayna'yı anlatmıştım. Bu haliyle ayna, iki boyutludur, yüksekliği yoktur. Sahte bir derinliği vardır, sanırsınız ki aynanın arkasındra ÜÇÜNCÜ boyut (Kalınlık, derinlik, yükseklik vb.) vardır. Ama yoktur! Ve MAHŞER HALKI, bu AYNA'DAN dışarı çıkamazlar. Aynadan hiç bir görüntü dışarı çıkamaz!. Gazetedeki birinin resmi ORAYA HAPİSTİR. Çıkması için ÜÇ BOYUTLU olması gerekir. Resim >>> Rakim >>> İki boyutlu matriss. Üçüncü boyut yani HOLOGRAM ise KEHF (Geometri matrixi, kalıbı).

Rahman suresi 33 ayette, bir RESMİN, iki boyutlu aynadan nasıl HOLOGRAM olarak ÜÇÜNCÜ boyuta çıkacağı ya da çıkamayacağı açıklanmıştır. Enerji (Cinler) ve Madde (İnsan vb.), bu iki boyutlu MAHŞER aynasından çıkamamaktadırlar. Velev ki bir ÜÇÜNCÜ boyut (Hologram boyutu, Z dikmesi) gibi kartezyanizmin tümüne karşılık gelen SULTAN kuvvet adıyla anılmaktadır.

Ayet diyor ki: "Ey cin ve insan toplumu, gücünüz yeterse, çıkın bakalım AKTARI SEMAVAT'tan! Çıkamazsınız, SULTAN bir kuvvetiniz olmadıkça". Sultan kuvvet, AYNA'dan dışarı (resim çıkamaz ama) ÇIKABİLEN HOLOGRAMDAN ibarettir. O hologram ki bizim EKSİ bedenimizden (Takyon ve ruhsal boyutlar, ya da zihinsel boyutlar ya da bilinç boyutu) başkası değildir. İLK YARATILIŞTA DA bizler HOLOGRAM olarak yaratıldık. Buna en iyi örneği daima mıknatıs akılarından veriyordum. Diyordum ki, mıknatıs akıları, yayan kutuptan, yutan kutba doğru SÜREKLİ (Continuum anlamında) bir GÖRÜNMEZ magnetik akı oluştururlar. Bu MAGNETİK akıyı görünür eden ise elektrik alandır. O nedir: Örneğimizde demir tozları, demir kırıntıları... Bu kırıntıları bir kağıt üzerine dökelim. Biçimsizler... Fakat kağıdın altına mıknatıs (Magnetizma) koyduk mu, HOLOGRAM'ın biçimine uyan demir tozları, akı çizgilerine düzgün biçimde yerleşiyorlar. Yani Chaos denen düzensizlik, Cosmos (Künnes) denen DÜZENLİLİĞE giriyor.

Bir de şu hatırlatılmalı: "DEMİR TOZLARI >>> Elektrik somut alan/Nicelik/Kuantalardır. Görünmeyen magnetik akılar >>> Soyut Magnetik alan (tünel içi) ve en önemlisi kuantlaşmayan NİTELİKTİR. NİTELİK denen Cosmos'a, nicelik denen (Demir tozları, hücreler, atomlar, subatomal parçacıklar vb.) quantlar/chaos gelip oturuyor. HOLOGRAMA BEDEN gelip oturuyor. İşte biz böyle yaratılmıştık ve ikinci yaratılışta yani MAHŞERDE'de böyle AYNEN iadeyle yaratılacağız.

Enbiya 104: Gün olur göğü, yazı tomarlarını dürer gibi düreriz. İlk yaratılışta başladığımız gibi onu baştan yaparız. Üzerimizde bir vaat olarak biz bunu mutlaka yapacağız.

Rahman 33: Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeye gücünüz yeterse, hadi geçin gidin. Bilgi ve güç dışında birşeyle geçip gidemezsiniz!

İLK YARATILIŞTA DA bizler HOLOGRAM olarak yaratıldık. Bir KAĞIT'tan söz ediliyor, ama KÜLAH biçimi verilmiş bir kağıttan... Rahman 33'de de aynı durum var. O kağıt KIVRILMIŞ. "Göklerin ve yerin bucaklarından"... Buradaki kelime şu: Aktar >>> Çaplar ve Semavat >>> Gökler(in). Göklerin çaplarını oluşturan iki boyutlu kağıdın kendisidir. Açıldığında kağıdın sadece köşegenleri vardır. ÇAPLARI yoktur ama onu KIVIRDIĞINIZDA, "yazı tomarlarını dürer gibi düreriz" uyarınca, bu kağıt külahın ağzı geniş, giderek daralan ÇAPLARI (Aktar >>> Kuturlar) oluşur.

Tekvir Suresi:

1. Güneş büzülüp dürüldüğünde,
2. Yıldızlar ışıklarını yitirdiğinde,
3. Dağlar yürütüldüğünde,

"Güneş büzülüp dürüldüğünde" işte bu mahşerde başımıza dürümü açılarak konacak olan Güneş'tir.

İnşikak Suresi:

1. Gök yarılıp parçalandığı,
2. Ve Rabb'ini dinleyip de hakkın belirişine araç kılındığı zaman!
3. Ve yer uzatıldığı,
4. Ve içindekini atıp boşaldığı,

İşte yine mahşer AYNASI... "Ve yer uzatıldığı", "Ve içindekini atıp boşaldığı"... Yani 6 BOYUTU ortadan simetrileyen 7. boyut, işte bu aynadır, ya da mahşer meydanı...

Gölge iki boyutludur. Yani bir kağıt üzerine düşmüş bir gölgedir. O gölgenin oluşmasına neden olan ise (örneğin ARŞ) üç boyutludur ve "SULTAN Kuvvet"tedir (Rahman 33'de). Dolayısıyla mahşer halkı üzerine düşecek olan koruyucu gölge ARŞ'ın gölgesidir.

Cin (enerji insan) ve madde (biz), E, ve m formülleriyle gösteriliriz. E (enerji elemanı) m (madde)ye dönüşmek için ışık hızının karesiyle çarpılır. E=mc2 gibi. c kare ise >>> km kare/saniye karedir. KARE demek İKİ BOYUTLU demektir. Yani yeniden MIMMOR/Ayna/Mahşer olayı. Mirror (Looking glass anlamında), Mimmor ise aynaya hapsolmuş RESİM anlamında... Aynadaki görüntümüzün çıkması SULTAN KUVVET ile mümkündür. O zaman aynadaki görüntü bu yana GELMİŞ olur. Fakat paradoksaldır: Çünkü, görüntünüz BU YANA gelince ASIL olur ve deplasman olarak SİZ görüntü olursunuz, ASL olma özelliğini yitirirsiniz. Mahşer demek AYNAYA hapsolmak demek... Enerji (cin) ve madde (insan) buraya hapistirler. Orada YÜZEY ENERJİSİ formundadırlar. Üçüncü (yükseklik) koordinatı ise HOLOGRAM denen niteliktendir ama demir tozları NİCELİKTENDİR ve RESİM görünümündedir. Hologram AYNADAN dışarı çıkar. Fakat resim ASLA! Hologram >>> RUH.

İsra 85: Sana ruhtan (Hologramınızdan, magnetik akı kaynağınızdan) sorarlar. De ki, "Ruh (Hologram) Rabb'imin EMRİNDENDİR. İnsanlara KALİL (Soyut sayılar, sıfırdan küçük kütle, takyon kütlesi vb.) bir BİLGİ verilmiştir.

Cinler (enerji) aynada nasıl bir yer tutar? Enerji İKİ BOYUTLU yüzeydedir. Üçüncü boyutu asla yoktur (Nedeni cinlerin üçüncü boyut olan GÖKLERİN) YASAKLANMASI uyarınca SULTAN YÖNE "Yukarı, Arş'a doğru" çıkamaması, aynaya hapsolması (Böyle bir yüzey enerjisinden dolayı DÜMDÜZ ve iki boyutlu bir uzay (Daha doğrusu mahşer meydanı) olduğunu bize Willem De Sitter bulmuş, matematik isbatı yapmıştır. Bundan bize çıkarım var mıdır? Vardır: Cinler YERYÜZÜNDEN ya da ayna yüzeyinden çıkamamaktadırlar. Mesela uzaya çıkamaz, astronotluk yapamaz vb. İnsan zaten MADDE'dir, yani enerji gibi iki boyutlu değil; ÜÇ boyutludur. İnsan Cennet'ten AYNAYA geçmiş (Dünya) ve buraya yapışmış SÜRGÜNDÜR.

Çok kolaydır Kur'an... Bir kelimesi, TÜM KELİMELERİ gösterir (Hologram teoremi de böyle değil midir?). Cifir dehşet bir bilim dalı. Ve öyle zor ki! Ardı arkası kesilmiyor. Yani bir sonuçtan exp (üstel olarak çok sayıda sonuç çıkabiliyor). Etimoloji ve Sanskritçeyi bildiniz mi bu iş kolay oluyor.

Kaynak:
Hans von Aiberg'in
Sohbet (Chat) Yazıları
http://hanifislamcom/sohbet/

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol